Yazacaktım Seni Tahir Hafız…

20 Eylül 2012 | Kategori: Yazılarım | 3.057 views


YAZACAKTIM SENİ TAHİR HAFIZ…
EYLÜL 2008 Bizlerden ayrılalı yıllar oldu özlemlerle dolu yüreğim.
Bir gün bile unutmadım seni.

Hayırdır inşallah
Dün gece rüyamda seni gördüm, seninle uğraştım.
Nasıldır, nedendir, tam hatırlayamadım.
Telaş içindeyim koşarak gidiyorum, elimde bir boya çantası, çardak hava alanında buldum kendimi.
Bir uçağa binip yükseldim gökyüzüne, pilottan izin alıp paraşütle atladım uçaktan, bembeyaz bulutların içine.
Açtım çantayı malzemelerimi çıkardım içinden.
Bir elimde fırça, bir elimde kırmızı boya.
Senin adını yazayım dedim, gökteki yağmur yüklü bulutlara.
Yanaştım da bulutlara bir şey yazamadım, olmaz dediler.
Sordum, neden diye?
Onun yüreği insan sevgisiyle doluydu.
Biz yağmur yüklü bulutlarız, onun sevgi dolu yüreği bize ağır gelir.
İki yükü bir arada taşıyamayız dediler.
Yazamadım abi…

Kan ter içinde kalmışım.
Paraşütle indim, kara kartallar gibi, beyaz bulutların arasından süzüle süzüle karlarla kaplı dağların başına.
Bir elimde bir kutu kırmızı boya, bir elimde fırça.
Ağaçlarını yolayım, taşlarını toplayıp da yazayım beyaz karlara, kırmızı boyayla senin adını dedim.
Yazamazsın, olmaz dediler dağlar.
Sordum, neden diye?
Tahir hafız, sevgi dolu çok sıcakkanlı bir insandı.
Onun sıcaklığına dayanamaz toprağım erir yamaçlardaki karlarım sel olur akar,
köyün bağını bahçesini sel alır,
İnsanlar üzülürde, karlı dağlara, kızar dediler.
Yazamadım abi…

Ne yapabilirdim, yorgun argın birazda kızgın.
İndim geldim de, karlı, yüce dağlardan köyüme.
Her şeyi gözüme alıp çıktım, bir elimde fırça, bir elimde, bir kutu kırmızı boya.
Köyümdeki al bayrağımın nazlı nazlı dalgalandığı koca kayaya.
Kararlıydım, senin adını yazacaktım, koca kayanın bağrına.
Neler söyledim, ah ne dilekler döktüm de, yalvardım.
Bir türlü kabul etmedi, koca kaya.
Neden? diye sordum
O, adı üstünde Tahir Hafızdı, Kuranı Kerim biliyordu.
Ayetlerin yüceliğini taşıyamayız.
O dürüst bir insandı, bir sabır doluydu.
Bulunmaz bir dost idi,
Ne olur yazma dediler.
Dayanamayız, bunca güzelliğin ağırlığına.
Biz asırlık taşız, kırılır eziliriz, dağılır gideriz.
Köyün yolları kapanır, evler yıkılır, köy koca kayasız.
Al bayrakta direksiz kalır, dalgalanamaz nazlı nazlı.
Buda bizim şanımıza yakışmaz, ayıp olur dediler
Yazamadım abi…

Aldım çantamı, düştüm yollara, günlerce gitmişim, sanki yol yorgunuyum.
Önümde koca bir deniz, kalmışım soluk soluğa.
Senin adını yazayım dedim, denizin sahilindeki kumlarına.
Sıvadım paçalarımı, elime aldım boyamı.
Hayır, olmaz dediler denizin balıkları.
Neden? diye sordum
Birazdan, meltem yeli eserde, savurur kumları.
Azgın olur buralarda denizin dalgaları.
Yazma, denizin suları biraz sonra yazını siler dediler.
Ellerimi semaya kaldırdım da döndüm kaldım oralarda.
Gönlümde akşam sefalarında bestelenmiş hüzünlü bir ayrılık şarkısı.
Önümde masmavi uzanmış deniz, gözlerimde beyaz bulutlar içinde senin gülümseyen hayalin
ve çaresiz kalmış ben.
Yazamadım abi…

Döndüm geldim de oralardan, girdim evimin odasına, geçtim bilgisayar masama.
Oturdum masama da adını yazayım dedim,Sitemin beyaz sayfalarına. Açılmadı sayfam, kabul etmedi bilgisayarım.
Neden diye, sordum?
O güzel insanı anlatmaya,sayfalar yetmez.
Yazma Foto Galip, bilgisayarın bozulur dediler.
Yazamadım abi…

Rüyada da olsa moralim çok bozuk toprak düştü aklıma.
Bir elimde fırça bir elimde kırmızı boya.
Adını yazayım dedim kara toprağın bağrına
Toprak bir heyecanla baktı bana.
Sonra oda olmaz dedi.
Neden diye, sordum?
O benim kucağımda yatıyor o benimdir artık.
Toprağa yazılan yazılar silinir.
Bir zaman sonra bilmezsin o kimdir?
Adam gibi önce kabrini yaptır.
Sonrada adını yazarsın.
Yanlış anlama bana değil.
Başucundaki mezar taşına. Hepsinin bir mahanası vardı,
Buda geldi benim başıma.
Yine yazamadım ben.
Yine yazamadım abi…

Her şeyden vaz geçtim.
Kimseye söz geçmiyor artık.
Karar verdim, her şeyi göze alıp rüyamda da olsa, bugün bende kendi yüreğime yazacağım.
Tahir Hafız, senin Adını.
Yeter artık!
Kimseye de neden diye de sormayacağım.
Ben yaşadıkça yine uykulu gecelerimde, rüyalarıma gireceksin, kucaklaşıp, hasret gidereceğiz seninle.
Yine anlatacağım, sana tüm dertlerimi.
Sen yine beni gülerek dinleyeceksin.
Mutlaka ama mutlaka bir çare söyleyeceksin.
Konuşacağım seninle doyasıya.
Kimseler bilmeyecek benim rüyalarımı.
Sen ne anlatırsan bana, yine söz her şey aramızda kalacak.
Beni biraz üzgün gördüğünde,
Yine kucaklayıp arkamı okşayıp, her şey hal olur,
biraz sabır, birazda hoş görülü ol abim, diyeceksin.
…………

Yalan dünya, dönüyor abi bir şekilde.
Bende içinde yaşamaya çalışıyorum.
Günlerim geçiyor, bazen tatlı bazen acılı.
Senden ayrılalı epey zaman oldu.
Ayrılık acılarına dayanmaya çalışıyorum.
Birazda bu günlerde bende rahatsızlaştım abi
Elim ayağım hiç bir işe gitmiyor.
Hiç bir umudum yok, yarınlara dâhil.
Takılıp kalıyorum, geçmiş zamanlara.
Hep seninle geçirdiğim, güzel günler düşüyor aklıma.
Bilirmisin, hasta olduğunda sana sormağa çekindiğim halin.
Gözlerimin içinden geçiyor, bir bir hayalin.
Yoktu Abi bir çare derdine aslında.
Bunu sende bilirdin.
Ama sen hiç aldırmazdın bile.
Bu düzen böyle kurulmuş, böyle devam edecek abim.
Sırası gelen gidecek derdin.
Ölüm haktır insanoğluna, üzülme sen der, birde benim gönlümü alırdın, elini benim omzuma koyup.
“Bilir misin sen?
Gitme vakti geldiğinde,
Hep böyle yağarmış yağmur.
Hep böyle esermiş deli rüzgâr, alır götürür.
Bir yaprak misali, insanoğlunu dönülmezlere” derdin.

AH, ABİ AHH…

Evet, abi, dönülmez yerlerdesin, bunun farkındayım.
Bildiğim halde alışamadım yokluğuna.
Seninle sevgi saygı dolu, kırk yıl geçirdim.
Bacanağım değil, sanki can kardeşimdin.
Hep yanımda idin, her derdime önce sen koşardın.
Hani bir acı kahvenin kırk yıl hatırı vardır derler ya.
Abi, kırk yıl seninle olmanın bende ve evlatlarımda biz yaşadıkça, bitmez hatrın olacak. Daime kalbimizde yaşatacağız seni, aklımıza düşünce minnetle rahmetle hatırlayacağız inan
Seni hiç unutmayacağız.
18 eylül 2008, senin bizden ayrıldığın gün unuturu muyuz seni.
Dualarla anacağız, cennet olsun mekânın.
Bizler yanınıza gelinceye kadar babam olsun yoldaşın,
Rahat uyuyun mermerlerle kaplı mezarlarınızda
Unutulmasın diye adınızı yazdık mezar taşlarına.
Bol olsun toprağınız
Bizim buralardan oralara selam olsun, beni de tanıyanlara…





14 Yorum:

Avatar

Feray Şen:

Tarih: Eylül 20th, 2012 | Saat: 18:21

Ağlattın Galip Amca..Ellerine,yüreğine sağlık.. Allah sana uzun sağlıklı güzel bir ömür nasip etsin..Tahir Babam da nur içinde yatsın..

Avatar

naciye:

Tarih: Eylül 20th, 2012 | Saat: 18:57

ellerine yüregine saglik….cok icten cok duygulandim…..kocaman öpüyorum ellerinden…..kendine iyi bak

Avatar

fotogalipcakır:

Tarih: Eylül 20th, 2012 | Saat: 19:42

Sağ ol sevgili kızım iyi insanlar hiç unutulmuyor zaman zaman özleniyor aranıyor inan yorumun için teşekkürler.

Avatar

ayhan avcı:

Tarih: Eylül 20th, 2012 | Saat: 20:37

Sevgili Galip abi,
Tahir Kaya nasıl anlatılır deselerdi aha işte bu yazı diliyle anlatılır derim.Yürekten gelen sözcükler yazı diline bu kadar yakışır.Bilmeyenler için belirteyim. senin bacanağın olan Tahir Hafız benim de dayım olur.Almanya’dan izine gelişlerini hep merakla beklerdik Hatip Hüseyin’in evinde.Biraz evde kalır sonra da giderdi sizin tarafa.Sizleri ne kadar sevdiğini bilirdik ama..
Sevgili yengem ile birlikte Sazköydeki arkadaşlarına sanırım onlar da gurbetçiydi yemeğe gitmiştik ve ben çocuktum.Masada ilk kez yemek yemiştik ayrı tabaklarda.Ve bennn ayrı tabağın içindeki adını hala bilmediğim çorbaya kaşık sallar sallamaz tabaktaki çorbanın üstüme döküldüğünü unutamam.
Senin bacanağın benim dayım nur içinde yatsın.Yaşamı boyunca belki üzdüğümüz! anlar da oldu mutlaka ama benim üzüldüğüm an size geldiğimiz bir gün vardı ya,sen demiştin dayına bir uğra.sonra tek başıma uğrarım!! demiştim..Keşke demeseydim de ziyaret etseydim..nereden bilebilirdim ki bir daha göremeyeceğimi…
Bu nedenle yazdığın bu yazı benim için de bir özür olsun.Eline sağlık.

Avatar

fotogalipcakır:

Tarih: Eylül 20th, 2012 | Saat: 21:39

Evet sevgili ayhan sana demiştim abimin durumu iyi değil bir uğra diye ama aynı sözü abimede söyledim ayhanın selamı var yanına bu gün yarın gelecek abi demişdim gülümseyip ayhan onlara benzemez gelir demişti inan bir kac gezde ben sordum abi ayhan geldimi diye ya unutdu yada bir şekilde uğramadı dedi ama biraz hatır koyduğu belliydi.şimdi deyecek bir şey yok ancak keşkelerle dolu yüreklerimiz keşke hiç keşkeler olmasada hayatda pişman olmasak bazen oluyor inan bir sendemi hepimizde hebimizde içimiz keşkelerle dolu.Yorumuna gelinçe içimden düşen duyguları karaladım yaşadıklarımı anlatmağa çalışdım tahir hafızı bilmem anlata bildimmi bizim buraların dost insanlarına güzel yorumların için sağ ol. Bazende unutma bizim buraları ARA SIRA UĞRA HOŞÇA KAL .

Avatar

ismail:

Tarih: Eylül 20th, 2012 | Saat: 22:12

Şu an saat gece 01.30…öncelikle ellerine ve yüreğine sağlık büyük insan …nerden ve nasıl başlayacağımı bilemeden (bu yazıyı bu saatte okuduktan sonra özellikle) öncelikle sana sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum…babamın yıldönümünde onu yanlız bırakmadığın için teşekkür ediyorum… o her zaman aramızda bunu fazlasıyla hissedebiliyorum,çünkü onun yokluğunda senin varlığın ve bizlere karşı babacanlığın onun yokluğundaki boşluğu dolduruyor…allah sağlığını korusun ve çok uzun yıllar seni başımızdan eksik etmesin…yazacak anlatacak çok şey var ama başta da dediğim gibi şu an düğümlendim…söyleyecek tek bir cümle kalıyor; İYİKİ VARSIN…teşekkürler

Avatar

Eşe Bülbül:

Tarih: Eylül 21st, 2012 | Saat: 06:48

Mrb Galip Dayı yazını okurken gözümün önünden bir bir geçti Tahir dayı ile geçirdiğim günler.Hani o gülümsemesi var ya hiç gitmiyor gözümün önünden çok severdim kendisini. Bende çok özeldir yeri. Hep o gülen yüzüyle hatırlayacağım onu mekanı cennet olsun ışıklar içinde yatsın yüreği güzel insan erken ayrıldı aramızdan.

Avatar

Mert Kaya:

Tarih: Eylül 21st, 2012 | Saat: 18:13

Çok güzel Galip Amca , göz yaslarimi zor tuttum 🙁

Avatar

fotogalipcakır:

Tarih: Ekim 6th, 2012 | Saat: 12:43

sevgili feray yorumun için teşekkürler

Avatar

fotogalipcakır:

Tarih: Ekim 6th, 2012 | Saat: 12:47

sevgili eşe güzel anılarla güzel bir insanı hatırlamak güzel bir şey. zaten insanlar iki şey hatırlıyorlar ölenin ardından nur içinde yatsın iyi insandı yada öldüde kurtulduk kötü ınsandı deniyor Allah bizlere ardımızdan iyi insandı demeyi nasip etsin yoyrumun için sağ ol.selamlar…

Avatar

fotogalipcakır:

Tarih: Ekim 6th, 2012 | Saat: 12:49

sevgili mert seni üzdümse özür dilerim deden güzelliğini anlatmağa çalişdım okuduğun ve yorum yapdığın için ellerine sağlık hoşca kal

Avatar

fotogalipcakır:

Tarih: Ekim 6th, 2012 | Saat: 12:54

sevgili ismail bana verdiğin değer için ne kadar menmun kaldım ne kadar duygulandım her şey unutuluyorda bir zaman tekrar aklına düşüyor insanın arzulayor bazı değerleri işte öyle değerlerden biride babandı özledim onu bir şeyler karaladım bilmem anlata bildimi o güzel dostu allah hepimize uzun ömürler versin .

Avatar

ersinpadem:

Tarih: Temmuz 5th, 2014 | Saat: 14:32

benim canım dayım nurlar içinde yat seni unutmak seni anmamak
mümkünmü
i
galip abi büyük insan ağzına yüreğine sağlık allahım yengeme
uzun ömür versin

Avatar

Ramazan Efe:

Tarih: Temmuz 22nd, 2014 | Saat: 15:14

Rahmetliyi sizin orda sanırım bir kaç kez görmüştüm. Resim çağrıştırıyor. ne de güzel öyküleştirerek anlatmışsın. Siz bu yazdıklarınızı bir buket olarak sevenlerinize armağan edin. Biz de sevinerek Galip Abimiz BİZİM BURALAR ın insanı diyerek kıvanç duyalım. Sağlıcakla, saygıyla!

Yorum Yap:

Bizim Buralardan Merhaba!..

Neler Yazdım?

Gazete Manşetleri

Bizim Buranın Havası

DENIZLI

© 2024 Tüm hakları saklıdır Bizim Buralar Beylerli – (Foto) Galip Çakır - Düşüncelerimi ve görüşlerimi paylaştığım adresim. Beylerli hakkında yazılarımıda burada bulabilirsiniz. (Foto) Galip ÇAKIR Wordpress